Genel Açıklamalar
17 Nisan 2020 günü Resmi Gazetede yayınlanan ve kabul tarihi 16/04/2020 olan “Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (“Kanun”) ile çeşitli alanlarda düzenlemeler yapılarak mevcut salgın durumunun ortaya çıkardığı olumsuzlukları gidermeye ve salgının etkilerini kontrol altına almaya yönelik adımlar atılmıştır.
İş Hukuku ile İlgili Düzenlemeler
Kanun ile 4857 sayılı İş Kanunu’na eklenen Geçici Madde 10’da söz konusu kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesinin bu geçici maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay süreyle işveren tarafından feshedilemeyeceği düzenlenmiştir. Bu durum 25. maddenin 1. fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında söz konusu olacaktır. Maddede sözü edilen İş Kanunu m. 25, işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını düzenlemektedir. Buna göre işverenler 3 ay süreyle iş ve hizmet sözleşmelerini, 25/1-II maddesindeki ve benzer durumlar hariç olmak üzere, feshedemeyeceklerdir.
Ancak işverenler, işçileri 3 ayı geçmemek üzere tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabileceklerdir. Bu şekilde ücretsiz izne ayrılan işçilere bu durum, sözleşmeyi haklı nedenle feshetme imkânı vermeyecektir. İş akdi kural olarak tarafların karşılıklı rızası ile askıya alınabilir ve İş Kanunu’nun 22. maddesinde işçi aleyhine çalışma koşullarında esaslı değişiklik oluşturan bu durumun nasıl meydana gelebileceği düzenlenmiştir. Kanunla getirilen düzenlemede ise işçinin onayının aranmadığı söylenebileceğinden, söz konusu düzenlemenin işveren lehine getirilmiş bir düzenleme olduğunu ve bu haliyle iş hukukunun doğuş ve gelişmesinin temel nedeni olan iş ilişkilerinde daha güçsüz durumda olan işçinin korunması kaygısının giderildiğini söylemek mümkündür. Ancak yeni düzenlemelerle onayı aranmadan ücretsiz izne çıkarılan işçiye ücret yardımı yapılacağı düzenlenerek sosyal olan ile ekonomik olan arasındaki hassas denge de sağlanmaya çalışılmıştır. Ayrıca fesih yasağına aykırı davranan işveren veya işveren vekillerine, her işçi için fiilin işlendiği tarihteki aylık brüt asgari ücret tutarında idari para cezası verileceği de Kanunla birlikte düzenlenmiştir. Söz konusu geçici maddede belirtilen 3 aylık süreler Cumhurbaşkanı tarafından 6 aya kadar uzatılabilecektir.
Kanun ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen Geçici Madde 24’e göre, yukarıda açıklandığı şekilde işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve belirtilen koşulları sağlayan işçilere Fondan ücret desteği verileceği düzenlenmiştir. Ücretsiz izne ayrılmış işçilerin Fondan yararlanabilmesi için;
- Kısa çalışma ödeneğinden yararlanamıyor olması,
- 15/03/2020 tarihinden sonra 51 inci madde kapsamında iş sözleşmesi feshedilmiş ve bu Kanunun diğer hükümlerine göre işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor olması,
- Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almıyor olması gerekmektedir.
Buna göre şartları taşıyan işçilere 4857 sayılı Kanunun Geçici 10. maddesinde yer alan fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan günlük 39,24.-TL nakdi ücret desteği verilecektir. Yapılan ödemelerden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti yapılamayacaktır.
Bu şekilde nakdi ücret desteğinden yararlananlardan 5510 sayılı Kanuna göre genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamına girmeyenler, aynı kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılacak ve genel sağlık sigortasına ilişkin primleri Fondan karşılanacaktır.
Yukarıda belirtildiği şekilde ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret desteğinden yararlanan işçilerin, işveren tarafından fiilen çalıştırılmaya devam ettirildiklerinin tespit edilmesi halinde işverene Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerince idari para cezası verilecektir. İdari para cezası; bu şekilde çalıştırılan her işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı ayrı olmak üzere fiilin işlendiği tarihteki 4857 sayılı Kanunun 39 uncu maddesince belirlenen aylık brüt asgari ücret tutarında olacaktır. Ödenen nakdi ücret desteği ödeme tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte işverenden tahsil edilecektir.
Kanun ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen diğer geçici maddede ise Covid-19 sebebiyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep gerekçeli kısa çalışma başvuruları için, uygunluk tespitinin tamamlanması beklenmeksizin, işverenlerin beyanı doğrultusunda kısa çalışma ödemesi gerçekleştirileceği düzenlenmiştir. Buna göre, işverenlerin kısa çalışma ödeneği başvurularını değerlendiren iş müfettişlerinin sonuçları beklenmeden ödemeler yapılacak, daha sonra işveren tarafından hatalı bilgi verildiğinin tespit edilmesi halinde yapılan fazla ve yersiz ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilecektir.
İşçinin ücretsiz izne ayrılması ile iş akdinin askıya alındığı sonucuna varılırsa, bu durumda işveren kural olarak asıl ücret ve ücret eklerini ödemekle yükümlü olmayacaktır. İş sözleşmesi, niteliği itibariyle sinallagmatik (karşılıklı) bir sözleşme olduğundan dolayı işveren ücret ödeme borcundan kurtulmaktadır. Bu durumda işveren, sigorta primlerini ödemeyeceğinden, yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere Kanun ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen Geçici Madde 24’e göre ücretsiz izne çıkarılan işçilerin sağlık hizmetlerinden yararlanacakları düzenlenmiştir. Askı döneminde, işçilerin iş görme edimine bağlı olmayan, işyerindeki davranışlarıyla ilgili talimatlara uyma (itaat borcu) borcu devam edecektir. Ayrıca taraflar, askı süresinde gözetme ve sadakat borçlarını ihlal edecek davranışlarda bulunurlarsa haklı nedenle fesih imkânı doğabilecektir. Askı durumu sona erdikten sonra işçi çalışmaya başlamazsa, işverenin iş akdini devamsızlık nedeniyle haklı fesih hakkı doğacaktır.
Kıdem tazminatını düzenleyen 1745 sayılı Kanun’un 14. maddesinin 1. fıkrasında belirtildiği üzere; kıdem tazminatı hesaplanırken, işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresi dikkate alınmaktadır. Kanunda açıkça belirtildiği üzere, askı halinde iş akdi devam ettiğinden ücretsiz izne çıkarılan işçilerin bu durumda geçirdikleri süre kıdem hesabına eklenecektir. Ancak Yargıtay’ın benimsediği görüşe göre kıdem hesaplanırken, işçinin fiilen çalıştığı ve yasaya göre çalışmış sayıldığı süreler esas alınmalıdır. Bu durumda, her ne kadar kanunun açık hükmü karşısında ücretsiz izine ayrılan ve iş akdi askıya alınmış sayılan işçilerin kıdem hesabına bu sürelerin eklenmesi gerekse de, Yargıtay aksini savunmaktadır ve kıdem hesabında fiilen çalışılmış süreleri esas almaktadır.
Kamu Alacaklarının Tahsili ile İlgili Düzenlemeler
Kanun ile bazı alacakların ertelenmesi, alınmaması veya yapılandırılması ile ilgili yeni düzenlemelere gidilmiştir. Buna göre Kanunda belirtilen kamu alacaklarının tahsili, 01/04/2020 tarihinden itibaren 3 ay süreyle ertelenecektir. Bu sürenin 3 ay daha uzatılmasında ilgili kurumlar ve/veya Cumhurbaşkanı yetkilidir.
Söz konusu alacaklar:
- Kamu sözleşmeleri uyarınca Hazine taşınmazları için ödenecek bedeller ve ecrimisiller,
- Devlet Orman izinleri ve kiraya verilen mesire yerlerine ilişkin kira bedelleri,
- Milli Parklar kanununa tabi taşınmazların kira bedelleri,
- Büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve bağlı kuruluşlara ait taşınmazların satış, kiralama bedelleri,
- Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruşlarının gelir vergisi beyan ve ödeme süreleri, tüm sosyal sigorta prim ödemeleri ile DSİ Genel Müdürlüğüne yaptığı yıllık taksit ödemeleri,
- Belediyelerin ve bağlı kuruluşlarının konutlara ve faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işyerlerine ilişkin su tüketimine bağlı alacakları,
- Özel toplu taşıma hizmeti verenlerin belediyelere ödemesi gereken ruhsat, izin, hat kiraları,
- Öğrenci kredi geri ödemeleri,
- Tarım satış kooperatifleri birliklerinin Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) kaynaklı kredi borçları, (2021 yılına ertelenmiştir)
- TEDAŞ alacakları.
Pandemi döneminde faaliyette bulunamayan işletmelerin ilan reklam vergileri ve çevre temizlik vergilerinin tahsilinden de vazgeçilmiştir ve belediyeler özel toplu taşıma hizmeti verenlere gelir desteği ödemesi yapabileceklerdir. Seyahat acentelerinin yıllık aidatlarının tahsilinden de vazgeçilerek işletme belgesini devredebilmelerine izin verilmiştir.
Ruhsat ve Lisansların Geçerlilik Süreleri ve Genel Kurullar ile İlgili Düzenlemeler
Aşağıda yer alan ruhsat/lisanların geçerlilik süreleri uzatılmış, Genel Kurullar ertelenmiştir:
- Tarım ürünleri depoculuk ruhsat süreleri: 1 yıl,
- Deniz elverişlilik belgeleri süreleri: 01/08/2020’ye kadar,
- Ticaret gemilerinin denetimleri: 01/08/2020’ye kadar,
- Derneklerin yapması gereken bildirimler ve Genel Kurul toplantıları: 31/07/2020’ye kadar,
- Kooperatif Genel Kurulları: 31/07/2020’ye kadar,
- Hayvan yetiştiricileri birlikleri ve tarımsal üretici birlikleri genel kurulları,
- TOBB Genel Kurulu: 2021’e,
- Muhtarlık seçimleri: 2021’e,
- Kamu Sendika tespit kararının geçerlilik süresi,
- Sendikalar Kanununda yer alan yetki tespitine dair tüm süreler ertelenmiştir.
Hazinenin mülkiyetindeki taşınmazların satışı, kiraya verilmesi, trampası, arsa veya kat karşılığı inşaat yaptırılması ve sınırlı ayni hak tesisi işlemleri ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiraya verilmesi ve kullanma izni verilmesi ihaleleri elektronik ortamda yapılabilecektir. Ayrıca Ar-Ge faaliyetlerinin Ar-Ge merkezleri dışında da yürütülmesine izin verilmiştir.
Diğer Alanlarda Yapılan Düzenlemeler
Pandemi nedeniyle insanların panik alışverişi yapmaya yönelmeleri sonucunda sosyal mesafe kuralının ihlal edilmesi, marketlerin kriz durumundan faydalanmak amacıyla fahiş fiyat artışlarına gitmeleri ve stokçuluk vb. durumlarının oluşması nedeniyle oluşan ve oluşabilecek olumsuz durumların önüne geçilmesi maksadıyla “Fahiş Fiyat Artışı, Stokçuluk ve Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu” oluşturulmuştur. Marketlerin malların fahiş fiyat artışı yapması, stokçuluk yapması, piyasayı daraltması hallerinde idari para cezası kesilebilmesi sağlanmıştır.
Bunlara ek olarak diğer alanlarda yapılan değişiklikler:
- Devlet üniversitelerinin sağlık hizmeti sunan birimlerine ve enstitülerine Hazineden kaynak aktarılabilmesi sağlanmıştır,
- Sosyal Hizmetler Kanunu uyarınca bakım hizmeti verilenlere gelir ve engellilik şartı 3 ay (+9 ay) süreyle aranmayacaktır,
- Maliye Bakanlığının bilişim sistemi çalışamaması gibi hallerde kamu alacaklarına gecikme cezası uygulanmayacaktır,
- Pandemi döneminde el koyulan her türlü sağlık malzemeleri, tıbbi cihaz, test, yoğun bakım araçlarının el koyan idareye tahsisine karar verilebilecektir,
- Özel hukuk ticaret şirketleri 2019 yılı için net dönem karının en fazla %25’ini kar olarak dağıtılmasına karar verebileceklerdir,
- Türkiye Varlık Fonu’nun ve bağlı şirketlerin denetim raporunu sunma süresi Haziran 2020’den Ağustos 2020’ye ertelenmiştir.
Yürürlük
Kanun, 17 Nisan 2020 tarihli ve 31102 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının ç, d, e ve ğ bentleri 10 Mart 2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayım tarihinde; 8. maddesi 29 Şubat 2020 tarihinden itibaren uygulanmak üzere yayım tarihinde; diğer maddeleri ise yayım tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun hükümleri Cumhurbaşkanı tarafından yürütülecektir.
Kanunun tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.
Detaylı bilgi almak için bize buradan ulaşabilirsiniz. Avukatlık büromuzun İdare ve Vergi Hukuku, İnşaat ve Altyapı Hukuku, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku, Şirketler Hukuku ve Tüketici Hukuku alanlarındaki çalışmaları hakkında detaylı bilgiyi web sitemizden alabilirsiniz.
Stj. Av. Cemre Belçim GÖLBAŞI